Skip to content Skip to footer

Bilişsel süreçler, ilişkilerdeki işlev bozuklarını anlamak için bilişsel terapi yaklaşımının bel kemiğidir. Bilişsel terapi, nasıl depresyonu olan kişide onun düşünce sistemi üzerinde çalışıyorsa, evlilik terapisinde de aynı şekilde tedavi sistemi uygulanır. İlk yapılan en önemli şey, biliş sistemlerinde problemler gibi durumlar için nasıl taraflı düşündükleri, bu düşünceleri nasıl fark edip tanımlayacağı öğretilir. Ardından çiftler birbirleri hakkında inanç ve yorumlarını test edebilirler, onları düzenleyerek doğru hale getirebilirler (Beck, 1988; Dattilio, 2015).

Kendini izleme çalışmaları terapiste zorluk yaşanan durumlara yönelik güncel bilgileri alabilecekleri şekilde dizayn edilir (Dattilio ve Dickson, 2007). Bu süreç eğitimle başlar ve bireylerden iki seans arasında düşünce ve duygularını değerlendirmeleri istenir. Daha sonra seanslar sırasında bunun üzerine çalışılır. Ev ödevleri ile seansın içeriğinin gerçek yaşamda denenmesi sağlanır. Süreç ilerledikçe, terapist ailenin çarpıtmalarını ve negatif ifadelerini fark etmelerini sağlamak amacıyla dikkatli bir şekilde aileyi izler. Bir çarpıtma yakalandığında, geri bildirim verir ve bu konu üzerinde durulur. Kendi kendine ve diğerleri ile olan deneyimlerindeki inanç ve otomatik düşüncelerini fark etmesi konusunda desteklenir (Weeks ve Treat, 2012; Dattilio, 2015; Dattilio ve Dickson, 2007).). Aile yaşamının daha nitelikli hale getirilebileceğini öğretilir (Nichols, 2013).

Bilişsel-davranışçı terapi doğrusal bir süreç izlese de bilişler sistematik olarak ta kavramsallaştırılmalıdır. Bu nedenle yaklaşım, sistemler kuramıyla da bağdaşır. Bazen çiftler birçoğu aynı olan ama mantıksız ve işe yaramayan bilişsel çarpıtmalara sahip olabilirler. Fakat bu bilişsel çarpıtmalar eşleri birbirine bağlama işlevi görebilir. Örneğin, çift ne pahasına olursa olsun çatışmadan uzak durması gerektiğine inanabilir. Bu bilişsel çarpıtma onları öfke ve çatışma ile uğraşmaktan korur. Bu fikir eşleri birbirine bağlar ama aynı zamanda patolojik bir ilişki durumu da yaratır (Weeks ve Treat, 2012; Nichols, 2013).

Bazen de bir eşin sahip olduğu düşünce diğerininki ile tamamlanabilir. Örneğin eşlerden biri “kendime ait bir hayatım olmalı” diye düşünürken diğeri de “mükemmel bir eş olmalıyım ve yapmak istediği şeyleri yapmasına izin vermeliyim” diye düşünebilir. Bu nedenle terapide terapist eşlerle birlikte bu simetrik ve tamamlayıcı bilişlerin etkilerini tartışmalıdır. Eğer bir eş düşüncesini değiştirirse, bunun diğerinin üzerinde ki etkisi nasıl olur? Diğeri düşüncelerini nasıl değiştirebilir? İlişkide ne gibi farklılıklar olacak? gibi sorular sorulabilir (Weeks ve Treat, 2012).

Her iki eşin düşünceleri bir kez anlaşıldığında, problemi neyin yarattığı üzerinde çalışılabilir. Daha sonra her ikisine düşünce tarzlarını değiştirme üzerine yoğunlaşmaları istenir. Bu amaca yönelik olarak aşağıdaki sorular sorulabilir (Weeks ve Treat, 2012);

  • Evlenmeden önce evlilikten ne bekliyordunuz?
  • Evlendikten hemen sonra evlilikten neler bekliyorsunuz?
  • Şu anda evlilikten ne bekliyorsunuz?
  • Ayrıca eşlerden şu cümleyi tamamlaması istenir:

“Bir eş _____________________________________________malıdır.

Klinisyen bu düşünceleri doğru veya yanlış olarak dile getirmemelidir. Bunları tercih, beğeni veya inanmama olarak tanımlayabilir. Bu kendini takip yöntemi eşlerin kendi bilişsel çarpıtmaları fark etmesine ve değiştirmesine olanak sağlar (Weeks ve Treat, 2012).

Örneğin aile üyelerinin birlikte hareket etmeleri gerektiği inancıyla yetiştirilen bir kadın, kocası kendi başına bir şeyler yapmak istediğinde büyük olasılıkla kendini tehlikede hissedecektir. (Nichols, 2013).

Terapist olayları yorumlama ve otomatik düşünceler gibi bilişsel süreçler hakkında bilgi erdikten sonra bunları seanslar arasında not tutmasını ister. Bu tarz bir kayıt tutma sistemi ile terapist çiftlere ve ailelere otomatik düşüncelerinin verdikleri duygusal ve davranışsal tepkilerle nasıl bağlantılı olduğunu gösterir ve ilişkilerde rahatsızlık yaratan durumları keşfederler. Bu yöntem ile düşünlerinin diğerlerini nasıl etkilediğini ve bu düşüncelerin kontrol edilebileceğini fark eder (Dattilio, 2015). Kendi kendine izleme çalışmasındaki ana amaç kişilerin kendileri ile tam temasa geçerek nasıl düşündükleri ve davrandıkları ile kişisel dinamiklerinin nasıl olayları etkilediğini fark etmesine yardım eder (Dattilio ve Dickson, 2007).

Dattilio, F. M. (2005). The Restructuring of Family Schemas: A Cognitive-Behavioral Perspective. Journal of Marital and Family Therapy. 31 s. 15-30.

Dattilio, F.M. (2006). A Cognitive-Behavioral Approach to Reconstructing İntergenerational Family Schemas. Contemporary Family Therapy 28 s.191-200 DOI: 10-1007/s10591-006-9005-z

Dattilio, F. M. (2015). Bilişsel Davranışçı Çift ve Aile Terapisi Klinisyenler İçin kapsamlı Bir Rehber. (Özakkaş, T. Çev. Edt.) İstanbul: psikoterapi Enstitüsü Eğitim Yayınları

Nichols, M. P. (2013). Aile Terapisi Kavramlar ve Yöntemler. (Gündüz Çev.) İstanbul: Kaknüs Yayınları

Verilen Hizmetler

Çift ve aile danışmanlığı (Çiftler arasında veya aile ilişkilerinde yaşanan zorluklar, ilişki problemleri, ayrılık, boşanma gibi evlilik sürecinde oluşan durumlar, aile üyelerinden birinin kaybı gibi konularda destek alabilirsiniz)

Bireysel danışma (Kaygı, depresif duygular, takıntılar, sosyal kaygı, akademik sorunlar, ilişki sorunları, uyku problemleri, uyum zorlukları, travmalar, panik duyguları gibi konularda yardım alabilirsiniz)

Yetişkin (Yetişkin dönemindeki danışanların sorunlarına yonelik yapılan yardımdan faydalanabilirsiniz)

Ergen (10-18 yaş arasını kapsayan ve farklı gelişimsel bir dönem olan ergenlik dönemindeki gençlerin zorluklarına yönelik yardım alabilirsiniz)

Çocuk (3-9 yaş arası oyun terapisi yaklaşımı ve ebeveyn danışmanlığı ile çocukların yaşadığı zorluklara yönelik yardım alabilirsiniz)

Akademik danışma (Sınav stresi, sınava hazırlık süreci desteği, okul yaşamına yönelik zorluklar konusunda destek alabilirsiniz)

Online danışmanlık (Zoom, Skype gibi iletişim kanallarını kullanarak özellikle uzak olması veya başka nedenlerle ulaşamadığınız yüz yüze destek yerine online desteği kullanabilirsiniz. Bu yardımında çok faydalı ve işlevsel olduğunu görebilirsiniz)

Kurumsal destek (Seminer, kurs gibi eğitim faliyetleri için yardım talep edebilirsiniz )